Osmanlı kaftanları ile entarilerinin farkları ve kullanılışları
Özet
Osmanlı giyim kuşamının temelleri ikibin yıldan eskiye, Orta Asya’da yaşamış olan atalarının giyim kültürüne uzanmaktadır. Yaklaşık altı yüzyıl, Osmanlı kıyafetleri, kesim özellikleri açısından benzer şekilde devam etmiş, 19. yüzyıldan itibaren köklü değişikliğe uğramıştır. 19. yüzyıl başında erkek kıyafetleri, yüzyılın ortasından sonra kadın kıyafetleri Avrupa modası etkisiyle tamamen değişmiştir. Osmanlı giyiminde yüzyıllarca şalvar, iç gömleği, entari, kaftan ve hırkalar kullanılmıştır. Osmanlı kıyafetinin belirleyici unsurları kaftanlar ve entarilerdir. Kaftan ve entariler yüzyıllarca birlikte giyilmişlerdir. Entariler içte kalmakta, kaftanlar entarilerin üstüne giyilmektedir. Entariler herkes tarafından giyilirken kaftanlar özellikle, kamusal alana yönelik bir nevi üniforma görevi gören giysilerdir. Bu iki giysi kesim özellikleri açısından çok benzer ve bazen birbirlerine karıştırılırlar. Türkçede, kaftan sözcüğü çok eskiden beri kullanılırken, entari sözcüğünün 16. yüzyıldan itibaren kullanıldığı bilinmektedir. Entari kullanılış amaçları ile var olan ve her durumda giyilen giysidir. Kaftan olarak adlandırılan giysi öncelikle saray giysilerini düşündürmektedir çünkü Topkapı Sarayı Müzesi’nde büyük bir padişah kaftanları koleksiyonu yer almakta ve bunların dışında günümüze gelen pek fazla kaftan bulunmamaktadır. Kaftanlar itibarı temsil eden giysiler olmuş, değerli kumaşları ve aksesuarları ile itibar sağladıkları gibi kumaş desenleri ile sembolizm yaratmışlardır. Padişah giysilerinde, sultanın temsil ettiği güçler, kaftanlarda kumaş desenleri sembolize edilmektedir. 19. yüzyıl başlarında erkek kıyafetlerinin değişmesiyle kaftan kullanımı ortadan kalkar. Hem kadın hem erkek giysisi olan entari yalnızca kadınlara özgü olur. 18. yüzyıldan itibaren hafifleyen geleneksel giysiler, 19. yüzyıl sonunda ortadan kalkar.
Anahtar Kelimeler: Kaftan, hil’at, entari, kesim, sembolizm.
Tam Metin: PDF