Yüzyıl dönümünde İstanbul?da yapı dış cephelerinde kullanılan yapay taşların mimari değerlendirmesi
Özet
“Yapay taş” olarak tanımlanan malzeme, 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başı mimarlığında özellikle dış cephelerde sıklıkla kullanılan, bağlayıcı, agrega ve diğer bazı katkılardan oluşan ve doğrudan yüzeylere uygulanan ya da kalıplara dökülerek hazırlandıktan sonra yüzeylere sabitlenen, bir kaplama ve bezeme malzemesi ve tekniğidir. 19. yüzyılda gerçekleşen Endüstri Devrimi’nin de etkisiyle standartlaşan ve serileşen mimarlık üretimi, gerektirdiği iş gücü ve süre nedeniyle maliyeti yüksek geleneksel sistemlerden uzaklaşarak, döneminin dinamikleşen sosyal, ekonomik ve kültürel yapısına uygun malzeme ve uygulama yöntemlerinin arayışına girer. Ortaya çıkan çözümlerden biri, pahalı ve yavaş geleneksel taş işçiliği yerine benzer görüntüye sahip, daha hızlı ve seri olarak üretilebilen yapay taş teknolojisidir. Bu araştırmanın amacı, sözü edilen dönemde yapı dış cephelerinde kullanılan yapay taşları mimarlık ve koruma bilimi açısından değerlendirmektir. Öncelikle malzemelerin gelişimi ve yaygın kullanıma girişine yönelik, mimari uygulama yöntemleri ve üslupları da kapsayan geniş bir kaynak taraması gerçekleştirilmiştir. Kullanımla ilgili incelemeler ise yapı dış cephelerinin mimari, malzeme ve uygulama niteliklerine odaklanmıştır. Arazi çalışması sonucu, döneminin özelliklerini yansıtan yapılar seçilerek, yapı dış cephelerinin mimari düzeni içinde yer alan farklı yapay taş uygulamalarından örnekler alınmıştır. Yapay taş başlığı altında farklı sıva teknikleri ile kabartma bezekli mimari elemanlar ele alınmaktadır. Benzer harç ve sıvalar için literatürde önerilen çalışma programları esas alınarak ilgili ulusal ve uluslararası standartlara uygun olarak gerçekleştirilen deneylerle, temelde hidrolik nitelik taşıyan harçlardan oluşan bu örneklerin fiziksel, hammadde ve mineralojik özellikleri belirlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Yapay taş, hidrolik bağlayıcıların gelişimi, erken çimentolar.
Tam Metin: PDF